Cüzzam, 1876’da Armauer Hansen tarafından bulunan lepra basili tarafından oluşturulan, öncelikle deri ve siniri tutan kronik seyirli bir enfeksiyon hastalığıdır.
Cüzzamda bulaşma kaynağı sadece insandır. Basil hasta vücudundan dışarıya çeşitli yara salgıları, özellikle burun salgısı ile çıkar ve etrafa yayılır. Tedavi edilmemiş enfekte hasta ile uzun süreli çok yakın ve sık temas sonucu ağız ve burun yoluyla damlacık enfeksiyonu şeklinde bulaşır.
Cüzzam hastalığının erken belirtileri vücutta birkaç tane açık renk veya pembemsi leke olabilir. Lekelerde duyu kaybı vardır. Bu lekelere bir pamuk parçası ile dokunulduğunda hasta bunu hissetmez. Bazen de hastalık el veya ayak parmaklarında uyuşmalarla başlayabilir. Diğer belirtiler ise deride kuruluk, terleme azalması, kıl kaybı, yüzeysel sinirlerin kalınlaşmasıdır. Bu erken belirtilerle tanı konulup tedavi edilirse hastalığın ilerlemesi durur, belirtiler gerileyip kaybolabilir. Eğer cüzzamlı hastalara geç tanı konulursa ya da doğru tedavi edilmezlerse hastalığın seyri sırasında çevresel sinir dokusunda oluşan yıkıma bağlı şekil bozuklukları ve sakatlıklar ortaya çıkabilir. Zamanında tanı konularak etkin tedavi gören hastalarda sakatlık olmaz.
Her yıl Ocak ayının son haftası Cüzzam Haftası ve her son Pazar günü Dünya Cüzzam Günü olarak değerlendirilir. Bu haftanın amacı, toplumun cüzzam ve cüzzamlıya karşı oluşan yanlış inanç ve bilgisizlikten kaynaklanan korkularını önleyerek cüzzam hastalığının erken teşhis edilmesinin sağlanması, uygun bir şekilde tedavisi ve izlenmesiyle hastaları topluma kazandırmaktır.
Unutmayalım ki, cüzzamlı hastalar da toplumumuzun bir parçasıdır. Onları toplum dışına itmek yerine, ihtiyaçları olan anlayış, yakınlık, destek ve sevgiyi göstermek bir vatandaşlık görevidir.